Prag gezi rehberi yazımızda; Prag gezilecek yerler, Prag konaklama ve seyahatinize kolaylık sağlayacak pek çok ipucu bulabilirsiniz.
PRAG/ ÇEK CUMHURİYETİ(Çekya) TARİHİ HAKKINDA KISA BİLGİ
5.yy’da Karadeniz’den göç ettiği kabul edilen Slav halkı günümüzdeki Çeklerin ataları olarak kabul edilir. 874 yılında Çek kökenli I. Borivoj Hristiyanlığı kabul ederek ve Bohemya devletini kurdu. I. Borivoj’un kurduğu Premyslovcu Hanedanı Bohemya’yı Orta Çağ’ın sonuna kadar yönetti. Bohemya kutsal Roma Cermen İmparatorluğuna bağlıydı. İmparatorluğun zayıflamasıyla önce Avusturya İmparatorluğu sonrasında ise 1867 yılında kurulan Avusturya hanedanının Macarlarla birleşmesiyle kurulan Avusturya-Macaristan imparatorluğun içinde yer aldı. 1. Dünya savaşı sonrasında Avusturya-Macaristan İmparatorluğu yıkılınca Slovakya, Bohemya, Moravya, Silezya ve Karpat Rutenya birleşerek Çekoslovakya adında bir ülke meydana getirdiler. 2. Dünya savaşı sırasında Slovakya Almanya ile işbirliği yaparak Çekoslavakya’dan ayrıldı. 1945 yılında Almanya’nın yenilmesiyle Slovakya ile tekrar birleşti. 1948 yılında ise komünistler tarafından yönetilmeye başlandı. 41 yıl sonrasında 1989 senesinde kansız bir devrimle kapitalizme döndü. 1993 yılında barışçıl bir şekilde Çek cumhuriyeti ve Slovakya ayrıldı. 12 Mart 1999 yılında NATO’ya 1 Mayıs 2004 tarihinde ise Avrupa Birliği’ne katıldı. 3 Temmuz 2016 yılında ise adı Çekya oldu.
Prag, Çekoslavakya’nın başkentiydi. Çekoslavakya’nın dağılmasıyla birlikte oluşan Çek cumhuriyetinde de başkenti olmaya devam ediyor. Prag bir başkent oluşunun yanısıra Çek Cumhuriyeti’nin de en büyük kentidir.
PRAG ULAŞIM
Türkiye’nin kış saati uygulamasına geçmemesiyle birlikte Çek Cumhuriyeti ile olan saat farkı 1 saatten 2 saate çıkmış durumda. İstanbul-Prag arası yolculuk hemen hemen 2 saat sürüyor. İstanbul’dan 14.20’de kalkan uçağımız Prag’a 14.20’de vardı. Kışın olan uçak yolculukları bizi biraz tedirgin etse de bu sefer şansımıza hava açık ve güneşliydi. Prag’a indiğimizde havaalanı girişinde ilk olarak polisler karşılıyor. Ön bir kontrol olarak havaalanına girmeden pasaport ve vizeye bakıyorlar. Sonrasında gümrük geçiş aşaması ve buradan pasaporta giriş damgası basılarak devam ediliyor. Valizimizi alıp dışarı çıktığımızda bizi bir soru bekliyordu, “Nasıl otele ulaşacağız?”. Cansu, otele giderken nelere bineceğimizin detaylı bir listesini çıkarmıştı. Önce 9 numaralı otobüs, sonra 5 numaralı metro…. Otobüslere binmek için hemen hemen bütün duraklarda bulunan, aşağıdaki resimdeki sarı makinalardan bilet alınıyor. Bu sarı makinalar 2 çeşit. Ekseriyetle bulunan sadece bozuk para kabul eden makinalar ve nadiren bulunan kağıt para ile bilet alınan makinalar. Yanımızda bozuk paramız olmadığı için uzunca bir süre sadece 1 tane olan kağıt para kabul eden bilet kutusunu beklemek durumunda kaldık. Bizden öneri, mümkünse ilk para bozdurduğunuz yerden bir kısmını bozuk para olarak isteyin.
Prag şehir içi ulaşım gayet kolay ve rahattı. Her yer metro hatlarıyla çevrili. Şehir içi ulaşım (toplu taşıma) için kartları belirli bir süreye göre alabiliyorsunuz. Yarım saatlik, 2 saatlik, 48 saatlik gibi… Biz ilk başta 1 saatlik bilet alıp önce otelimize ulaşmaya sonrasında devamı için nasıl bir yol izleyeceğimizi düşünmeye karar verdik. 2 saatlik bir bilet 50 koruna, 48 saatlik bir bilet 240 koruna. Euro olarak düşünürsek 2 saatlik bir bilet 2 euro, 48 saatlik bir bilet ise yaklaşık 9 euro gibi bir ücrete denk geliyor. Gezilecek yerlere ve tur planına göre hangisinin daha iyi olacağına karar verilebilir. Yok ben bu hesaba kitaba giremem derseniz tabii ki taksiciler kapıda bekliyor. 🙂 Havaalanından ilk çıktığımızda bilgi aldığımız taksici 30 euro istedi ve bize biraz yüksek geldi. Otobüs duraklarına gittiğimizde ucuz taksi ister misiniz diye sordular 🙂 Fiyatını sorduğumuzda o da 25 euro dedi. İşin açıkcası elimiz çok ağır değilse, gittiğimiz ülkelerin iç ulaşım ağını kullanmak bize her zaman daha hesaplı ve özgür gelmiştir. Tercih sizin.
Prag’da 2-3 günlük konaklama boyunca ulaşım için ne kullanacağınız konusunda kişisel tercihler ön plana çıkıyor. Kendim rota çıkarmakla ve nereden nereye hangi ulaşım aracıyla ulaşmayı düşünmekle uğraşmayayım diyorsanız Hop on Hop off tercihi yapabilirsiniz. Biz daha önceden Budapeşte’de ulaşımı bu şekilde sağlamıştık ve çok yararını görmüştük. Hop on hop off metro hattına göre daha pahalı fakat tüm tarihi, turistik yerlerden geçiyor. Üstelik Türkçe rehberlik hizmeti var. Dezavantajı ise, akşam 5’ten sonra gece hattı olarak çizilen birkaç yerin dışında Hop on Hop off araçları geçmiyor. Akşamda bir yerlere gideyim diye düşürseniz ayrıca toplu taşıma bileti almanız gerekir.
Bir diğer yöntemde bizim yaptığımız gibi işim ceremesini de çekerek fakat daha özgür hissettiğimiz günlük/ saatlik ulaşım kartı almak. Yukarıda bahsettiğimiz gibi 48 saatlik ulaşım kartı 240 koruna(8-10 euro). 2 günlük bir seyahat için her yere bununla ulaşabilirsiniz. Birde kaldığınız otelden şehir içi ulaşım haritası isterseniz kolaylıkla gideceğiniz yerleri bulabilirsiniz.
PRAG İÇİN EKONOMİK İPUÇLARI
Öncelikle belirtmek isteriz ki Prag pahalı bir şehir değil. Fakat bazı pratik fikirler sizi daha karlı bir duruma geçirebilir.
- Prag para birimi koruna’dır. Exchangelerde ortalama 1 euro’yu koruna’ya çevirmek istediğinizde 24-32 arasında değişiyor. Nolacak arada 3-5 koruna fark ediyor diye düşünmeyin. %25-30 oranında doğru exchange office’i bularak kara geçebilirsiniz. Ayrıca bazı exchangeler arada %5-%10 arası komisyon alıyor. Mesela bir exchange’e giriyorsunuz, ekrana yazmışlar 1 euro=30 CZK. 50 euro para bozduracaksınız. Hesaplıyorsunuz 50*30’dan 1500 koruna geçmesi gerekiyor elinize. Fakat 1300 veriyor ve diyor ki 200 koruna komisyon aldım. Yok vazgeçtim dediğinizde o zaman 1350 olsun 1400 olsun gibi pazarlığa bile girişiyorlar. Ayrıca havaalanında hiç çevirmemeye veya mümkün olan en az miktarda çevirmeye çalışın. Görüp görebileceğiniz en pahalı exchange noktaları havaalanındakilerdir. Siz siz olun exchange office’e gittiğinizde;
1- “Komisyon alıyor musunuz?”diye sorun.
2- Örneği; 50 euro bozdurucam ne kadar koruna veriyorsunuz diye sorup, ayrıca hesap makinasından ekranda yansıtılan fiyata göre siz de hesaplayın.
- Bunun dışında Prag gezinizde bütçeniz kendi harcama durumunuza ve yaşam standartınıza bağlı olacaktır. Genelde yemekler 150-300 koruna arası fakat kırmızı et yemeklerinde fiyatlar biraz daha artıyor 300-500koruna civarına geliyor. Biralar 45-80koruna arası fiyatlarda değişiyor. Alkolsüz içeceklerin fiyatları da benzer şekilde.
- Otel fiyatları bizce gayet iyiydi. Gecelik 150-200 TL gibi bir fiyata merkeze yakın güvenilir bir otelde kalabilirsiniz. Eğer daha uygun bir fiyata konaklama ayarlamak isterseniz biraz daha şehrin dışına doğru gitmek gerekiyor. Fakat ulaşım ağı gayet iyi olduğundan merkezde pahalı bir otelde kalmak yerine merkez dışı bile olsa daha uygun bir otelde konaklamak tercih sebebi olabilir. Çünkü en az bir metroyla hemen her yere ulaşabilirsiniz.
- Dikkatimizi çeken bir başka durumda bazı restoranların menünün üzerine otomatikman kendi bahşişlerini koyması oldu. Hesap 400 koruna geldi diyelim ve 500 koruna ile ödendiğinde, garson 50 koruna geri vererek 50 koruna bahşiş aldım diyebilir. Aynısı casinolarda da geçerli. 1820 koruna para alarak hesabı kapatmak istediğinizde, görevli 1800 koruna geri verebiliyor.
- Hayat kurtaracak bir başka önerimiz ise, eğer öğrenciyseniz mutlaka öğrenci kartınızı yanınıza alın. Öğrenci kartı ile müzelere giriş yapmanız normale göre en az %30 indirim imkanı sağlayacaktır. Öğrenci kartınız yoksa da bir tanıdığınızdan alın çok fazla incelemiyorlar. Fakat başka bir kart gösterip öğrenci kartı gibi yutturmaya çalışmayın inanmıyorlar 🙂 Üzerinde student id veya student number gibi bir kelime ve numara arıyorlar.
Dip not : Bundan 9-10 sene öncesinde TL ve Koruna’yı kıyaslarsak; 1 TL’ye 19 koruna alırken şu anda 1 TL’ye 9 koruna denk geliyor. Ne acı ki Türkiye para birimi Koruna karşısında 10 senede yarı yarıya değer kaybetmiş durumda. 🙁 Çok eski gidenlerden duyduğunuz “aşırı ucuz bir şehir, her şey bedavaydı” demek artık mümkün olmasa da bir çok Avrupa kentine göre daha uygun ve azalmış olsa da paranız hala Türkiye’den biraz daha değerli gibi hissedebilirsiniz.
PRAG’DA YAŞAM HAKKINDA İZLENİMLERİMİZ
Kasım ayında gitmemize rağmen Prag’da hava gayet güzeldi. Bora Eskişehir’de okuduğu için soğuğa alışkın:) Şehrin iç tarafında yürüyüş yapmak çok keyifli. Tekrar tekrar dolaşmak geliyor insanın içinden. Gece görüntüsünde şehrin sokak lambalarını çok sevdik. Genel anlamda Prag bir çok Avrupa kenti gibi tarihi dokusunu bozmamış durumda. Şehirde eski binaların arasında Vltava nehri ayrı bir hava katıyor. Karl köprüsü de tüm ihtişamıyla sabah veya akşam gözetmeksizin sürekli insan trafiğine sahip.
Şehirdeki dilenciler yere eğilip yüzlerini saklayarak dileniyor. Bu durum Türkiye’de alışık olduğumuz bir görüntü değil. Dilenmek utanılacak bir şey olduğu için yüzlerini gizlemek kültürlerinde varmış. Bu durum biraz hüzünlü ve onurlu bir durum olarak bizde yerini aldı. Şehirdeki dilencilerin bir başka ortak özelliği de hemen hepsinin bir köpeğinin olmasıydı. Dilenen bir adam ve yanında onunla birlikte bekleyen can dostu bir kopek.
Prag’da en ilgimizi çeken durumda şehrin tüm meydanlarında, köşe başlarında zenci grupların olmasıydı. Aralarında 3-5 metre mesafede elleri cepte öylece bakıyorlar etraflarına. Biraz araştırmasını yaptığımızda şehirde striptiz barlar, uyuşturucu ve fuhuşun yaygın olduğu. Büyük ihtimalle tüm şehir de bu durumun farkında fakat herkes hayatından memnun:/ Bu kısım biraz can sıkıcıydı.
Genel olarak insanları bize biraz kaba geldi. Bazı yerlerde çok iyi karşılandık ama genel olarak restoran, otel ve bilgi almak için konuştuğumuz bazı kişiler tarafından kaba karşılandık. Şehir güvenliği açısından da bir sorunla karşılaşmadık, herhangi bir tehlikeli bir şey görmedik.
Unutmadan bir de, sokaklarda dolaşırken birçok yerde Thai masajı yapan yerlere rastlayacaksınız. 9 euro’dan başlayan fiyatlarla masaj imkanı bulunuyor. Dışarıdan bakıldığında içerde ayaklarını balık dolu havuzlar içinde olan insanlar görüyorsunuz:) Biz denemedik ama gayet mutlu görünüyorlardı.
PRAG’DA NEREDE KONAKLANIR
Prag’da konaklama seçenekleri çok fazla. Her ihtiyaca göre 10’larca farklı otel var. Biz tam merkezde yer alan ve fiyatı da gayet ekonomik olan oda+kahvaltı olarak Bologna Residence otelde kaldık. Prag’a gidenlere bu oteli tavsiye ediyoruz. Alternatif olarak;
Tam merkezde ve şık : Grand Otel Praha
Merkeze çok yakın ve şık : Hotel Cerny Slon
Apartman tercih edenlere : Parizska 1 Exclusive Apartment
PRAG GEZİLECEK YERLER
KARL KÖPRÜSÜ
Prag gezilecek yerlerin başında yer alan Vltava nehri üzerine kurulmuş Karl (Charles) Köprüsü 1357-1400 yılları arasında inşa edilmiştir. Köprü üzerinde çoğu Barok stili olan 30 adet heykel bulunmaktadır. Orjinal heykellerin birçoğunun hasar görmesi sonucunda replikaları ile yer değiştirilmiş ve orjinalleri Lapidarium müzesinde sergilenmektedir. Köprü günümüzde yaya trafiğine açıktır. Çok sayıda turist tarafından ziyaret edilmektedir. Gündüzleri köprü üzerinde müzik yapan grupları görebilirsiniz. Kış akşamları sıcak şarap eşliğinde gezmesi çok keyiflidir.
ASTRONOMİK SAAT KULESİ
Prag Old Town meydanında yer alan Astronomik saat kulesi 15. yy’da yapılmıştır. Turistlerin ilk ziyaret noktalarından birisi olan ve Prag’ın en önemli sembollerinden biri haline gelmiş bu saatte yer alan 12 saat diliminin her biri 12 burcu temsil ediyor. Saat kulesi üzerinde her saat başı animasyon sergileyen 4 adet figür bulunuyor. Buna ek olarak yine hareket haline olan havari figürleri de saat başı pencereden görülür. Saat üzerindeki 4 figüründe ayrı sembolleri vardır; elinde aynası olan figür kibiri simgelerken, iskelet figürü ölümü, elinde kese olan figür Yahudiyi, mandolin çalan Osmanlı figürü ise eğlenceyi simgeler. Rivayete göre en ilginç durum ise saati inşa eden Hanus’un, bir daha aynı tarzda bir eser inşa etmemesi için Kral tarafından gözleri kör ettirilmiş. Bu işkenceye dayanamayan Hanus ise bir zaman sonra saat kulesinde intihar etmiş. O günden beri de saatin zaman zaman bozulduğu rivayet ediliyor.
Saat kulesinin içini gezmek isterseniz belli bir ücret karşılığında kulenin en tepesine kadar çıkabilirsiniz. Bu sayede tüm Prag’ı yukarıdan görme imkanınız var. Kulenin en tepesine çıktığımızda kedi magnetimizi yapabileceğiniz bir makina karşıladı bizi. Önce nasıl yapılcağını çözmeye çalıştık sonra hadi bir tane de biz deneyelim dedik. Makina üzerinde yuvarlak madeni para büyüklüğünde üzeri boş metal parçalarından bir adet alınıyor. Sonrasında bu metal parçası üzerine basmak istediğiniz görseli seçiyorsunuz. Metal parçayı ilgili gözden attıktan sonra yanda yer alan kolu kuvvetlice çeviriyorsunuz ve bu çevirme sırasında metal üzerine seçtiğiniz görselin baskısını alıyorsunuz.
PRAG KALESİ
Prag gezimizin 2. gününde merkezden bile görülebilen Prag kalesine doğru yola çıktık. Şehir merkezinden Prag kalesine direkt olarak giden tramwaylar mevcut. Kale girişine doğru gittiğimizde şans eseri askerlerin nöbet değişimlerine (Changing of guards) denk geldik kısa bir devir töreni sonrasında turistleri içeri almaya başladılar.
Prag kalesi Dünya’nın en büyük kalelerinden biri olmasının yanı sıra Guiness rekorlar kitabına göre de dünyanın en büyük antik kalesidir. Kalenin ilk kuruluş aşamaları neredeyse 9.yy’a dayanmaktadır. İlk inşa edilen kısımları ise kilise binasıdır. Dışarıdan bakıldığından klasik bir kale görüntüsü beklemeyin ama Prag kalesinin içerisine girdiğiniz andan itibaren kendinizi ayrı bir şehirde hissedebilirsiniz. Prag’da görülmesi gereken diğer birçok tarihi mekanı da burada bir arada bulunuyor.
- St. George’s Basilica
- St. Vitus Cathedral
- Golden Lane
- Old Royal Palace
ST.VITUS KATEDRALİ
Prag kalesi içinde yer alan Roma Katolik Katedralidir. Yapımına ilk olarak 1334 yılında başlanmış olup çeşitli dönemlerde aldığı hasarlar sonucu inşaatına ara verilmiştir. 1929 yılında ise tamamlanmıştır. Kathedrali gezmek ücretli fakat ilk girişten sonra belli bir alana kadar ücretsiz giriş yaparak bir kısmını görebilirsiniz. Dışarıdan bakıldığında ise kathedralin mimarisi gerçekten çok görkemli.
PETRİN TEPESİ (PETRİN HILL)
Tüm Prag’ın en tepeden görülebildiği Petrin Tepesi oldukça geniş yeşil alana, park ve yürüyüş parkurlarına sahip. Tepeye ister keyifli bir yürüyüş ileçıkabilir isterseniz de nostaljik tramway ile çıkabilirsiniz. Biz Prag’daki gezimizin son gününde burayı keşfettiğimiz için çok hızlı gezmek zorunda kaldık. Tramway’a biniş için biraz sıra bekledik fakat tramwayın içi çok geniş olduğundan tek seferde oldukça iyi sayıda yolcu alıyor. Böylede uzun süre beklemeden tepeye varılıyor.
Petrin tepesine çıktıktan sonra ziyaret edilmesi gereken en önemli yerlerden birisi Petrin Gözlem Evi (Petrin Observation Tower) Yaklaşık 60 metre yüksekliğe sahip bu gözlem kulesi küçük Eyfel kulesi olarak da anılıyor. Giriş ücretine ek bir miktar daha ödendiğinde asansör ile de ulaşmak mümkün veya 299 basamağı tırmanarak kulenin zirvesine ulaşabilirsiniz.
Zaman olmadığı için bizim gidemediğimiz fakat görülmesi gereken yerlerden diğerleri: Aynalar Labirenti, Stefanik Gözlem Evi, Old Royal Palace
OLD TOWN MEYDANI
Prag’ın en merkezi ve turistik meydanlarından birisidir. Bu meydan çevresinde Ortaçağ’dan kalan çok sayıda tarihi yapı bulunur. Meydanda sıklıkla sokak gösterileri yapan kişilere rastlayabilirsiniz. Meydanın ortasında Hristiyan reformcusu ve teolog olan Jan Haus’un anıtı yer alır.
KAFKA MÜZESİ
Prag Kalesini gezdikten sonra Kafka Müzesine gitmeye karar verdik. Müzesinin bahçesine girerken enteresan iki heykelin (Piss Sculpturee) bulunduğu küçük bir havuz karşılıyor. Burada bile havuz içerisine atılmış bozuk paralar görüyoruz. Müze girişi için biletleri hediyelik eşya dükkanından alabilirsiniz. Eğer varsa kartınızı göstererek öğrenci indiriminden faydalanabilirsiniz. Müze içerisinde ise Kafka’nın özel eşyaları, kendi el yazısı ile tutulan notları, eserleri vb.. yer alıyor.
Müze girişinde bahsettiğimiz heykellerin anlamı ise şöyle; Havuzun şekline bakarsanız Çek Cumhuriyeti haritasını simgeliyor. Üzerindeki heykeller ise doğu ve batıyı simgeliyor. Yani manası biraz derin:)
DANCING HOUSE
Hollanda kökenli bir sigorta şirketi tarafından nehir kıyısına inşa ettirilmiş olan bu binanın mimari görüntüsü dans eden iki kişiyi simgelemektedir. 1992 yılında yapımına başlanıp 1996 yılında tamamlanmıştır. Prag gezilecek yerler listenizde aşağılarda yer alabilir.
VLTAVA NEHRİ KUĞULAR
Kafka Müzesine doğru giderken Vltava Nehri kenarında insanların arasında gezinen kuğuları, ördekleri vb. göreceksiniz. Nehir kenarında çok sayıda kuğu var ve manzara gerçekten çok huzurlu.
CASINO
Casino merakı olanlar için ise Prag’da birkaç adet casino bulunuyor. Casino girişlerinde rulet oyunu kostümlü kişiler bekliyor. Biz de girişte bekleyen bu adamları gördüğümüzde canlı rulet dedikleri bu olsa dedik:)
Sevgiler,
Cansu & Bora
Bunları da okuyabilirsiniz;
